27 Aralık 2010 Pazartesi

MOĞOLİSTAN SİRKİ CEYHAN’DA NEFES KESTİ



Büyük Moğolistan Devlet Sirki Ceyhan’da sergilediği ilk gösteride izleyiciden geçer not aldı.
Ceyhan Belediyesi'nin kültür-sanat etkinlikleri çerçevesinde Ceyhan’a gelen Büyük Moğolistan Devlet Sirki, gösterileri bir hafta boyunca Namık Kemal Mahallesi konser alanında sergileyecek.

Konserin açılış gösteriminin de yapıldığı dün akşamki gösteride izleyicilere yaklaşık bir bucuk saat muhteşem gösterileri izlediler.

Ceyhan Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürü Mehmet Ali Arslan, 2010 yılında birçok etkinlik düzenlediklerini hatırlatarak bu yöndeki faaliyetlerin devam edeceğini söyledi.
Arslan’ın konuşmasından sonra Büyük Moğolistan Devlet Sirki üyeleri sahne aldı.
İki ip cambazının, 30 metre yükseklikteki ip üzerinde sergilediği tehlikeli hareketler vatandaşlardan büyük alkış aldı. İp üzerinde parmak uçlarında yürüyen ve zıplayan cambazların gösterisinden sonra üç süs köpeği gösteri yaptı.
Birbirilerine tutunan köpeklerin sahne etrafında tur atması ise vatandaşları hayretler içerisinde bıraktı. Lastik kızların gösterileri ise büyük beğeni topladı.

MHP Ceyhan İlçe Başkanı Nurettin Çetiner, İl Genel Meclis Üyeleri, Ceyhan Belediyesi Meclis Üyeleri, Daire Müdürleri ve çok sayıda davetlinin izlediği sirk günde üç seans ta gösterimini yapacak.

FUTBOLCULAR ÇİFT ANTRENMAN YAPIYOR



Bank Asya 1. Lig takımlarından Adanaspor, devre arası kampını Belek'te sürdürüyor.
Adanaspor'da hazırlıklar günde çift antrenmanla devam ediyor. Sabah ve öğleden sonra çalışan Turuncu Beyazlı takımda Teknik Direktör Osman Özdemir kamp programı hakkında futbolculara bilgi verirken, iyi çalışmalarını ve işlerini ciddiye almalarını istedi.
Ülkelerinde bulunan Mbilla ve Kibong ile sakatlığı bulunan Recep ve Berkan henüz kampa katılmadı. Siyahi oyuncular 2 Ocak'ta Antalya'ya gelerek kampa katılacaklar.
Ayak bileğinden ciddi bir sakatlık geçiren Özgürcan Özcan da koşulara başladı. Sağlık ekibi tarafından tedavisi devam eden Özgürcan'ın bir hafta sonra takımla beraber çalışmalara katılacağı belirtildi.

Kampın ilk günlerinde olumlu pas veremeye yönelik çalışmalara ağırlık veren Teknik Direktör Osman Özdemir, maçlarda bütün futbolcuların sorumluluk alması gerektiğini ve topun kendisinden bir an önce uzaklaşması yerine, takım arkadaşına isabetli pas vermesi gerektiği konusunda uyarılarda bulundu. İsabetli ve düzgün atılacak pasla birçok maçı kazanacaklarını anlatan Özdemir, antrenmanın büyük bir bölümünde bu tür çalışmalara yer verdi.

Adanaspor'un takım kaptanı Bülent Bölükbaşı ikinci yarı ile birlikte alınacak sonuçlarla taraftarın yüzünü güldüreceklerini söyledi. Kampın neşe içinde başladığını ve arkadaşlığın daha iyi noktalara geleceğini belirten Bülent, "Kamp dışında takım olarak sürekli kısa toplantılar yaparak ilk yarıdaki hatalarımızı tekrarlamama konusunda konuşmalar yapıyoruz. Genç oyuncuların psikolojileri de iyi noktalara geliyor. Yeni katılacak isimlerde uyum sorunu çekmeyecek. Mersin maçıyla telafisi mümkün olmayan bir periyot başlayacak. Her maçı kazanmak için sahaya çıkacağız" dedi

ADIM ADIM KUPAYA



Masa tenisinde Bursa’nın Osmangazi ilçesinde Dikkaldırım spor salonunda Süper ligin ilk devre final etabı maçları oynandı.

Süper ligin ilk devre final maçlarında Büyükşehir Belediye Adana Masa Tenisi İhtisas Kulübünün şampiyonluğun en önemli adayı olan İstanbul Büyükşehir belediye ile yaptığı maç merakla bekleniyordu.Belediyelerin kapışmasında gülen taraf 4-2 ile Adana Büyükşehir Belediye ekibi oldu.

Daha önce 23-24 Ekim’de süper ligin 2. etabı olan Ankara etabında Fenerbahçe karşısında alınan 4-2 galibiyet alınmıştı. İBB karşısında da alınan 4-2’lik başarılı sonuçla beraber şampiyonluk yolunda önemli bir avantaj sağlanmış oldu. Adana ekibi Solvay ve Denizlispor ile yaptığı maçları da 4-0 la geçerek 3 maç da 3 galibiyet alındı.

Adana ekibi 6 kişilik kadrosunda yönetici Adil YİGENLER, Genel kaptan Ali İhsan GILAV, sporcular Vang Bora, Chen Hao, Lashin El Sayed, Taci Menteş bulunmakta.

Genel Kaptan Ali İhsan Gılav ile yaptığımız röportajda 'takımımızın maçları 29-30 Ocak’ta İstanbul yapılacak olan play off final maçları ile devam edilecek.Adana’ya başarılı sonuçlar getirmek için önümüzdeki 1 aylık süreçte takımımız çalışmalarına ara vermeden devam edecektir.' Dedi.

Kulüp başkanı Adil Yiğenler ile yaptığımız röportajda 'bu başarılı sonuçların alınmasında emeği geçen sayın valimiz, Büyükşehir belediye başkanımız, gençlik spor il müdürümüze ve yöneticilerimize teşekkür ediyorum ve şampiyonluk kupasını Adana'ya getirmek için çalışmalarımızı hızla sürdüreceğiz' dedi.

Üreticimize 250 Milyon Lira Daha Destek Ödenecek

Tarım ve Köyişleri Bakanlığı’nın tarım kesimine yönelik destekleri devam ediyor.
Tarımsal destek ödemeleri kapsamında çiftçilerimize hububat primi, sertifikalı tohum kullanımı ve tarım sigortası ile ilgili destek ödemeleri yapılacak. Toplam 249 milyon 870 bin liralık nakit destek ödemesi, bugün (23.12.2010) Ziraat Bankası tarafından üreticilerin hesaplarına aktarılacak. Destek ödemesi ile ilgili ayrıntılar şöyle:

DESTEK KONUSU
ÇİFTÇİ SAYISI
MİKTAR(TL)
FARK ÖDEMELERİ
(Hububat Primi)
153.421
220.000.000
SERTİFİKALI TOHUMLUK KULLANIM DESTEĞİ
26.811
14.445.000
TARIMSAL SİGORTA
15.425.000
TOPLAM
249.870.000

Tarım ve Köyişleri Bakanı Eker: “Tarım Ürünleri İhracatı 4 Milyar Dolardan 11,9 Milyar Dolara Çıktı”

Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehde Eker, Türkiye’nin tarım sektöründe, dünyanın 8'inci büyük tarımsal gücü olduğunu belirterek, Türkiye’nin bin 530 tarımsal ürünü 177 ülkeye ihraç ettiğini, önceden 4 milyar dolarlık tarım ürünü ihraç edilirken, 2009'da bu rakamın 11,9 milyar dolara çıktığını kaydetti.
Bakan Eker, 2010 yılında tarım sektöründe yaşananları ve yeni yılda uygulanacak politikaları paylaştığı basın toplantısında, dünyada 1 Haziran'dan Aralık ayına kadar buğday fiyatları yüzde 75 artarken, Türkiye'deki artışın yüzde 25-28 arasında kaldığını, arz, stok ve fiyatta problem oluşmadığını söyledi.
Tarım ve gıda ürünlerinin, dünyanın gündeminde her gün biraz daha önem kazandığına işaret eden Eker, ''Tüm bunlar, tarım sektörünü stratejik bir sektör olarak ele almamız ve planlamalarımızı orta ve uzun vadeli olarak yapmamız gerektiği mesajını bize veriyor. Biz de 2002 yılından itibaren bu anlayışla tarımı bir stratejik alan olarak gördük'' dedi.
Türkiye'nin, tarım ürünleri açısından net ihracatçı olduğunu belirten Bakan Eker, 2009 yılında dünya buğday unu ihracatında Türkiye'nin ilk sırada geldiğine değinerek, ''Türkiye, yediği ekmekte buna muhtaç olduğu için yapmıyor, bunu işleyip ihraç etmek üzere yapıyor. Bu da, iyi bir şey. Geçen yıl sadece buğday ürünlerinden elde edilen ihracat 1,2 milyar dolar'' diye konuştu.
Bakan Eker, tarım sektöründe sabit sermaye yatırımlarının artarak, 2010 yılında 9,5 milyar dolara çıktığını dile getirerek, 2010 yılında, Tohum Gen Bankası'nı, Ulusal Gıda Referans Laboratuvarı'nı, Türkiye'nin ilk Kuraklık Test Merkezi'ni açtıklarını, Tıbbi ve Aromatik Bitkiler Araştırma Merkezi'ni, Afrika, Ortadoğu, Orta Asya, Balkan ülkelerine tarımsal üretim eğitim ve araştırma ihtiyaçları konusunda eğitim vermek üzere Uluslararası Tarımsal Araştırma Merkezi'ni kurduklarını anlattı.
2003 yılından sonra Tarım ve Köyişleri Bakanlığı'na 6 bin 500'ü mühendis olmak üzere 17 bin personel aldıkları bilgisini veren Eker, Bakanlığın 2007 yılında başlattığı, sadece köylerde istihdam edilen, özel eğitim verilen ziraat mühendisi veya veteriner hekim olarak 5 bin personelleri bulunduğunu kaydederek, 2011'in ilk aylarında 2.500 kişi daha alarak, toplam sayıyı 7 bin 500'e çıkaracaklarını bildirdi.
Bakan Eker, tarım-sanayi entegrasyonuyla ilgili olarak Ocak 2006'da başlatılan projelerden 2 bin 960 tanesinin bittiğini, 31 Aralık itibariyle bitmesi planlanan projelerle birlikte, sayının 3 bin 200'ü bulacağını söyledi. ''Cumhuriyet tarihinin en büyük toplulaştırma projesi''ni başlattıklarını ve bu kapsamda 566 bin hektar alan tamamlanırken, 400 bin hektar alanın da bitmek üzere olduğunu kaydeden Eker, GAP bölgesinde 2 milyon 100 bin hektar alanda toplulaştırma yaptıklarını açıkladı.
Bakan Eker, konuşmasında şu bilgileri verdi: ''2011'de gerek hayvancılıkta, gerekse bitkisel ürünlerle ilgili desteklemelerin artarak devam edeceğini, Türkiye'de uluslararası standartlarda Milli Botanik Bahçesini 3 yıl içinde kuracaklarını, ayrıca Ankara'da bir Bitkisel Biyoteknoloji Merkezi, Samsun'da Enerji Bitkileri Araştırma Merkezi, İzmir'de Bitkisel Doku Kültürü Merkezi, Yalova'da Türkiye soğanlı ve yumrulu süs bitkileriyle ilgili bir geofit bahçesi, Çukorova'da yem bitkileriyle ve tohumlukla ilgili üretim merkezi kuracaklarını” belirtti.
Hayvancılıkla ilgili olarak Ağustos ayında çıkardıkları faizsiz kredi kararnamesi kapsamında 2 milyar 880 milyon lira kredi kullandırıldığını ifade eden Bakan Eker, bunun 2011 yılında da devam edeceğini söyledi. ''Türkiye'deki hayvancılığın daha modern hale gelmesi için birçok tedbir aldıklarını ve hayvancılığın toplam destek içindeki payını yüzde 4'ten yüzde 22'lere çıkardıklarını, önceden hayvancılığa 83 milyon lira destek ödenirken, bugün 1 milyar 200 milyon üzerinde destek ödediklerini, 2011 yılı içinde koyunculuğu, küçükbaş hayvancılığı geliştirecek, özel tedbirler alacaklarını ve koyunculuğun Türkiye'de mutlaka yaşatılması ve geliştirilmesi gerektiğine inandıklarını'' belirtti.

Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehmet Mehdi Eker, gazetecilerin sorularını yanıtlarken, et fiyatlarına ilişkin olarak şunları söyledi: ''Et ve Balık Kurumu kıymayı 16 liradan satıyor. Depoları şu anda et dolu, keseceği binlerce de kasaplık hayvan var. Et fiyatları yükselmiyor, aksine düşüyor. Ben, her gün Türkiye'nin en çok hayvan kesilen 13 vilayette kesilen hayvan sayısını ve fiyatları günlük takip ediyorum. Dün itibariyle 13 vilayetin ortalamasına göre, kilogram başına kemikli et 14,5 lira. Önceki gün 15 liraydı. Bu fiyat, geçtiğimiz aylarda 17-18 liraya kadar çıkmıştı. Nisan ayına göre, kemikli et 17-18 liralardan 14,5-15 liraya kadar düştü. Nisan ayına göre, kıyma ve kuşbaşı fiyatında yüzde 18-19 civarında azalma var.'' 9 tane marketin reyonlarında perakende et fiyatlarını takip ettiklerini ifade eden Eker, yerli kemikli eti 14,5-15 liraya satın alan market, kasap veya kişinin nakliye, katma değeri ile kemik payı düştüğünde 20 liraya karla kıyma sattığının altını çizerek, ''Eğer 25 liraya satıyorsa, bu fahiş bir kardır.” dedi.
Bakan Eker, damızlık hayvancılık konusunda orta ve uzun vadede desteklemeleri olduğunu hatırlatarak, faizsiz kredinin yaklaşık yarısının besi faaliyeti yapmak üzere kullandırıldığını belirtti.

İsrail Dışişleri Bakanı Lieberman: Kendimizi zor tutuyoruz

İsrail Dışişleri Bakanı Avigdor Lieberman, Türkiye ve Filistinliler ile barış süreci konularındaki açıklamalarına bugün de devam ederken, "İsrail’in kum torbası haline getirilmesine izin vermeyecekleri" ifadesini kullandı

TEL AVİV (A.A)

Lieberman, partisi İsrael Beiteniu’nun (Evimiz İsrail) grup toplantısında yaptığı konuşmada, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın bir süre önce Lübnan ziyareti sırasında yaptığı konuşmaya atıfta bulundu. Lieberman, "Biz kendimizi tutmaya çalışıyoruz, ama İsrail’in kum torbasına çevrilmesine de müsaade edemeyiz" diye konuştu.
İstanbul’da İsrail’in protesto edildiği Mavi Marmara gemisinin karşılanmasıyla ilgili olarak Türkiye’deki kurumlardan bir ses çıkmadığını söyleyen Lieberman, "Bu, tahammül edilebilecek bir durum değil. Biz kendimizi tutmaya çalışıyoruz. Ama biz sessiz kalırken, diğer tarafın herşeyi yapabilir olmasını kabul edilebilir bulmuyorum. Neredeyse, yakında İngiliz mandasını geri çağırmak durumunda kalacağız" dedi.
Karmel dağlarında çıkan yangını söndürme çalışmalarına yardımları için Türklere teşekkür ettiklerini söyleyen Lieberman, İsrail’in de 1999’daki depremde de Türkiye’ye yardım ettiğini kaydetti.

"BİLİNMEDİK ŞEYLER SÖYLEMEDİM"

Lieberman, dünkü konuşmasıyla ilgili İsrail medyasında yer alan yorumlara da şaşırdığını ifade ederek, "Bu, herkesin inandığı şeyleri söylediği kapalı bir toplantıydı. O toplantıda, her zaman söylediğimden daha farklı ve bilinmedik şeyler söylemedim" dedi.
İsrail Dışişleri Bakanı, ayrıca Filistinliler ile barış süreci konusunda sert eleştirilerini sürdürdü. "Ortada sorular, şikayetler var... ’Niçin oturmuyoruz, niçin konuşmuyoruz’ deniliyor. İsrail konuşmak için elinden gelenin fazlasını yaptı.. İsrael Beiteniu da elinden geleni yaptı" diye konuştu.
Netanyahu’nun hükümet politikasını anlatırken ilk kez iki halk için iki devlet politikasını dile getirdiği Bar İlan’daki konuşmasını hatırlatan Lieberman, sözlerine şöyle devam etti: "Bar İlan’da iki halk için iki ülke konusu vardı ki, çok da basit değil... Ondan sonra (Batı Şeria’daki) inşaatlarda 10 aylık yasak kararına destek verdik. Burada soru, sonuçta ne elde ettiğimizdir... Eğer Filistinliler konuşmak istiyorlarsa, buyursunlar. Ama istemiyorlarsa, o halde buna ihtiyaç da yok."
Lieberman, konuşmasında devamla "Belki burada da İsrail’in bir kum torbası haline dönüştürülmesini isteyen bir arzu mevcut. Ben İsrail’in bir kum torbası olmasını istediğimi sanmıyorum. Kendimizi tutabileceğimiz yerde tutarız, tutamayacağımız yerde de cevabını veririz" dedi.
İsrail bütçesinin meclisten geçmesinde bir kriz olmayacağı umudunda olduğunu söyleyen Lieberman, "Biz kriz ve sürtüşme aramıyoruz. Ancak, menfaatlerimizden, halka verdiğimiz taahhütlerden ve bize yazılı olarak (koalisyon için) verilen sözlerden de vazgeçmeyeceğiz. Umarım, kimse kriz ve sürtüşme siyasetine gitme yolunu benimsemeyecektir" sözleriyle de İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’yu hedef aldı.

NETANYAHU, LİEBERMAN’I DURDURMALI"

Öte yandan, İsrail kabinesinin İşçi Partili üyelerinden Sanayi ve Ticaret Bakanı Binyamin Ben-Eliezer de Lieberman’a ve söylemlerine karşı çıktı.
Ben-Eliezer, İsrail radyosuna yaptığı açıklamada, Lieberman’ın hükümeti temsil etmemesi gerektiğini ve Başbakan Netanyahu’nun da Lieberman’ın hükümeti bağlamayan görüşlerini açıkça ifade etmesi, durdurması gerektiğini söyledi.
Bakan Ben-Eliezer, İsrail’in Türkiye’den özür dilemesi gerektiğine inanmadığını belirtmekle beraber, Türk hükümeti ile iyi ilişkilerin sürdürülmesini, İsrail için çıkarların en iyisi olarak tanımladı.
İsrail’in anamuhalefet partisi Kadima’nın lideri Tzipi Livni de Netanyahu’yu eleştirerek, "Netanyahu’nun Lieberman’dan sorumlu olduğunu" belirtti.
Livni, Lieberman’ın Türkiye’ye karşı sert eleştirilerinin, Netanyahu’nun konuyla ilgili tutumu karşısında ciddi bir problem yarattığını kaydetti.